Özellikle boy uzamasının hızlı olduğu 0-5 ve 10-15 yaş gruplarında fark edilir hale gelen Skolyoz zamanında tedavi edilmezse, erişkin dönemde şiddetli ağrılar ve omurgadaki eğrilikten kaynaklanan duruş bozukluklarına neden oluyor.Omurganın tam düz olması gerekirken S veya C şeklinde olması olarak tanımlanabilen skolyoz, Türkiye’de maalesef 2,5 milyon kişide gözlemleniyor. Schroth Terapisti Uzman Fizyoterapist Kadriye Tombak tarafından organize edilen etkinlikte; ‘Skolyoz Cerrahisinde Bilmediklerimiz’ konusunu Prof. Dr. Yetkin Söyüncü, ‘Skolyozda Klinik Değerlendirme ve Prognoz konusunu Prof. Dr. Nehir Samancı Karaman, ‘Egzersizin Skolyoza Etki Mekanizması’nıFzt. Serpil Kanıgür, ‘Schroth 3D SkolyozTerapisi’ni ISST Schroth Eğitmeni Fzt. Deniz Aktan, ‘Skolyozda Spor’ konusunu Fzt. Kadriye Yorgun, ‘Diers 4D FormetricPostür ve Skolyoz Takip Sistemi’ niFzt. Kerem Hürcan Güllüve ‘SkolyozOrtezinde Bilmediklerimiz’ konusunu İsmail Gencerbaşlıkları altında davetlilere önemli bilgiler aktarıldı.Skolyozlu bireyler, aileleri, fizyoterapistler, fizyoterpis öğrencileri, Fizik Tedavi Doktorları, Ortopedi doktorları, spor hekimleri, spor antrenörleri başta olmak üzere skolyoz hakkında bilgi edinmek isteyenleri bir araya getiren etkinlik AKM’nin Perge Salonunda gerçekleşti. 350 kişilik salona il dışından gelen konukların da etkisiyle 500 kişi katıldı. Katılım ve ilginin yoğunluğundan dolayı büyük bir mutluluk duyduklarını belirten Sempozyum organizasyonunu yapan Uzm. Fzt. Kadriye Tombak, duygularını şu sözlerle dile getirdi; “Basit bir tanımla omurganın sağ veya sol yana eğriliği olarak tanımlayabileceğimiz skolyoz; 9-14 yaşlarında ortaya çıkıyor ve özellikle de bu yaşlardaki kızlarda daha sık karşılaşıyoruz. Skolyozda erken teşhis çok önemli, bunun için gerek biz sağlıkçılara gerekse de anne-babaya büyük görev düşüyor. İşte biz de bu sempozyumla farkındalığı arttırmak ve Skolyoz hakkındaki gelişmeleri paylaşmak amacıyla böylesi bir buluşma düzenlemek istedik. Aslında önceleri küçük bir grupla bu buluşmayı yapmak istedik fakat bunun paylaşımını yapar yapmaz o kadar çok ilgi ve istekle karşılaştık ki bugün salonlara dahi sığmadık. Akdeniz Üniversitesi’ne ve bize AKM’yi açan Antalya Büyük Şehir Belediye’sine teşekkürü bir borç biliyorum.”AKM’nin Perge Salonunda gerçekleşen etkinlikte Büyükşehir belediyesini temsilen etkinliğe katılanAntalya Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Dr. Hatice Kayrakçı da gösterilen yoğun ilgiden dolayı büyük bir memnuniyet duyduğunu belirterek bu tür etkinlikler için Büyükşehir belediyesinin her zaman kapılarının açık olduğunun altını çizerek; katılımcılara, konuklara ve bu etkinlikte emeği geçenlere teşekkür etti.Antalya’da SkolyozluÇocuk Sayısı Fazla… Skolyoz’un tek başına olabileceği gibi, kifoz(kamburluk) ile beraberde görülebildiğine de dikkat çeken Tombak, Türkiye’de 2.5 milyon skolyoz hastası olduğunun da altını çiziyor. Skolyoz zamanında tedavi edilmezse, erişkin dönemde şiddetli ağrılar ve omurgadaki eğrilikten kaynaklanan duruş bozukluklarına neden olduğunu belirten fizyoterapist Tombak; skolyoz ve özellikle de idiopatik (nedeni bilinmeyen) skolyoza karşı manuel terapiyi ve sonrasında da düzenli olarak kişiye özel planlanan egzersizi öneriyor. Türkiye’nin pek bölgesinde olduğu gibi Antalya’da çok fazla skolyoz vakası ile karşılaştıklarını belirten Fzt. Kadriye Tombak,“Aslına bakarsanız çok önemsenmese de ciddi bir sorun artık skolyoz. Özellikle kız çocuklarda ve ergenlikte çok görüldüğü için yaşam kalitesini çok etkiliyor. Günlük yaşam alışkanlıklarının değiştirilmesi, kamburluk ve çukurlukların düzeltilmesi, mobilizasyon ve egzersiz bu tekniğin temel elementleri. Egzersizler nefes temelli olduğu için yapılan çalışmalarda akciğer kapasitesinde iyileşme, eğrilikte azalma ve gövde duruşunda düzelmelerin olması mümkün. Antalya’da çok fazla karşılaştığımız skolyozun tedavisi için bilinçli ellere gidilmesi gerekiyor. Hiçbir yeterliliğe sahip olmayan insanlar, kişiler ya da kurumlar skolyoz tedavisi yaptığını iddia ediyor. Vatandaşların bunu dikkate alarak ilgili hekim ve fizyoterapistlere gitmesinde yarar var” diyor.Sempozyumdan NOTLAR:-Skolyoz, ülkemizde 2,5 milyon kişide görülüyor ve her 10 buluğ çağındaki insandan birini herhangi bir derecede etkileyen bir hastalık.-Skolyozu, nedeni tam olarak bilinemeyen ancak tedavi edilebilen bir hastalık-Hastaların yüzde 80-85’inde idiopatik denilen bilinen bir nedeni olmayan skolyoz görülüyor-Yetişme çağındaki çocukların geleceğini tehdit eden bir hastalık olan skolyozun erken teşhis edilmesi halinde, tedavisinde yüzde 100’e varan bir başarı sağlanıyor.-Skolyozun tanısında ve ölçümünde röntgenin çok önemli bir yeri var. Skolyoz, 10 derecenin üzerindeki eğrilik olarak tanımlanır.-Günümüzde en sık karşılaştığımız skolyoz grubu ‘’nedeni bilinmeyen’’ anlamında ‘idiyopatik’ skolyoz grubudur. Yaklaşık olarak bu oran %80’dir-Hastaların sadece yüzde 10’unda ameliyat gereklidir. Büyümesini tamamlamış olan çocuklarda, eğrilik sırtta 45, belde 35 dereceyi aşarsa cerrahi müdahaleye gerek duyulur.-Skolyozun tespiti için ilk tarama çocukluk çağında herhangi bir yaşta yapılmalıdır.-Skolyoz zamanında tedavi edilmezse, erişkin dönemde şiddetli ağrılar ve omurgadaki eğrilikten kaynaklanan duruş bozukluklarına neden oluyor.-Yapılan çalışmalarda skolyozun ilerlemesinindüzenli olarak fizik-tedavi, bireysel egzersiz, korse ya da cerrahi tedavi ile mümkün olduğu belirtilmektedir.SKOLYOZ NASIL ANLAŞILIR?• Ayna karşısında bakıldığında bir omuzun diğer omuza göre aşağıda ya da yukarıda olması.• Bir kürek kemiğinin diğerine göre daha yukarıda olması ya da daha belirgin olması.• Her iki kol yanda iken kol-bel mesafesinin eşit olmaması bir kalçanın yana doğru diğerine göre daha belirgin olması.• Başın omuzlar ve leğen kemiği üzerinde santralize olmaması.• Bel bölgesinde asimetrik görünüm gibi bulgu ve yakınmalar bazen skolyozun ilk işaretlerinden olabilir.