İçişleri Bakanlığı’nın CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’yi görevden uzaklaştırma kararına tepki gösteren CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin açıklamasını dinlediniz mi?
Bence dinleyin ya da bulun bir yerden ve ibretle okuyun..
Çünkü, “İnce’nin bu konuşması” bir “itiraf”tır..
“Evet, biz hırsızız, ama Ak Parti de hırsızdır” demeye getiriyor lafı..
Adeta, yaptıkları hırsızlığı “meşrulaştırmaya” çalışıyor..
“Madem Ak Parti’lileri görmüyorsunuz, bırakın bizimkiler de çalsın, onu da görmeyin” diyor..
…
“KAÇ DOSYA KAPATILMIŞTIR”
Gelin, önce Muharrem İnce’ye bir kulak verin, sonra bu “vahim açıklama” için birkaç laf edeceğim..
“AKP’li Belediyelerde Neler oluyor? Dosyayı Savcılığa vermeyin, Valiliğe verin biz orada kapattırırız.. AKP’nin Valileri böyle kaç dosya kapatmışlardır? İçişleri Bakanlığı soruşturma izni vermeyerek kaç dosya kapatmıştır?”
…
Dikkat edin, İnce burada “soru” sormuyor..
Ak Parti’li belediye yönetimleriyle devletin Vali’lerini ve bu ülkenin iç güvenliğinden/düzeninden sorumlu İçişleri Bakanlığı’nı açık-seçik suçluyor..
…
İnce devam ediyor:
“AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bağlı müfettişlerin AKP’li Zeytinburnu Belediyesi ile ilgili raporu var.. ‘Belediye Başkanlık binasının hemen yanında 1 milyon euro karşılığında kaçak yapıya göz yummak’la ilgili bir iddiayı araştırmış, ama İçişleri Bakanlığı soruşturma izni vermeyerek kaçak yapıyı, rüşvet iddiasını kapatmış..”
Yani, “Ataşehir’i görüyorsunuz, ama Zeytinburnu’nu görmüyorsunuz” diyor..
Böylece Ataşehir’de bir “yolsuzluk” olduğunu kabul etmiş olmuyor mu?
...
İnce dile getirdiği bir diğer iddia ise İstanbul’dan..
“Şu an Meclis’te bir milletvekili var.. Belediye Meclis üyesiyken ihalelere girdi, hem de belediyeden ilansız ihale aldı.. İhalenin tutarı 234 trilyon lira.. Bu ihaleler ilansız yapıldı, başkalarına duyurulmadı..”
…
İNCE’YE “İNCE” SORULAR
Şimdi sizlerin önünde CHP’li milletvekili Muharrem İnce’ye soruyorum;
“Elinde bu suçlamalarınla ilgili belge ve bilgi var mı?
Varsa, bugüne kadar niye açıklayıp, bu devletin savcılarına suç duyurusu yapmadın?
Neden bunları bildiğin halde sustun ve şimdiye kadar bekledin?
Amacın, bu tür başka yolsuzluk dosyaları ile rakip partiye gözdağı vermek midir?
Ataşehir Belediye Başkanı görevden alınmasaydı, bunları kamuoyuna duyuracak mıydın?
Zeytinburnu’nu biliyorsan, Ataşehir’i de biliyorsundur, peki Ataşehir’deki yolsuzluk miktarı nedir, onu niye söylemiyorsun?
Devletin valilerini ve İçişleri Bakanlığı’nı suçlarken, bu konuda belge varsa ver basına, ver savcılara gereği yapılsın..
Eğer yargı mensuplarına “hükümetin adamları” gözüyle bakılırsa Türkiye, “bir hukuk devleti” özelliğini yitirmiş demektir, vekil olarak bunu mu ima ediyorsun?
Yoksa, genel başkanınız Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’li belediyelerin çoğunun yerle bir ettiği CHP’ye, Ak Parti’yi suçlayarak itibar kazandırmaya mı çalışıyorsun?
…
HALKLA ALAY EDİYORLAR
Bakın..
Bu ülkenin halkına ait bir tek kuruşu illegal yollardan “kendine yontan” kim olursa olsun, hangi partiden olursa olsun aynı şekilde yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır..
Kamu hizmeti gören kurumlarda rüşvet alan da veren de, kamu kaynaklarını hesapsız harcayıp başkalarına peşkeş çeken de suçludur, gereği yapılmalıdır..
Kameraların karşısına çıkıp, birileri için “hırsızdır, arsızdır, yolsuzdur” diye suçlarken, elinde gerçekten belge olması gerekir..
İşi siyasete dökerek bu tür suçlamalar yapmak, “bu halkla alay etmektir”..
Hiçbir siyasetçinin, kendi partilisinin yolsuzluğunun üstünü kapatmak için başkalarını karalamaya hakkı yoktur..
Kaynak/belge göstermeden yapılan karalamaya da, yapılan karalamalara da inanmamayı öğrenmeliyiz artık..
…
Özetle..
Muharrem İnce, Ataşehir için tepki gösterirken önemli bir itirafta bulunuyor..
“Evet, biz hırsızız, ama Ak Parti de hırsızdır” demeye getiriyor lafı..
Buna, “özrü kabahatinden büyük” derler..
Peki, siz ne dersiniz?