Sen kahramansın, çünkü bu kadar sistemsizliğin içinde çocuklarımıza başarılı bir eğitim verdiğin için.
Sen kahramansın, çünkü bir haftada beş kere sınav sistemi değişmesine rağmen çocuklarımızın ve bizim kafayı yemeden yaşamamızı sağladığın için.
Kahramansın, çünkü ek ders ücretinin saati 12 tl olduğu bir ülkede hala yaşayabildiğin için.
Kahramansın, çünkü 147 numaralı telefondan her türlü iftiraya uğramana rağmen hala dimdik ayakta kaldığın için.
Kahramansın, çünkü canımız sıkıldığında sana her türlü hakareti yapıp birde dayak atmamıza rağmen, sen hiç bir şey olmamışcasına tertemiz kalbinle çocuklarımıza bir harf öğretmeye devam ettiğin için.
Kahramansın, çünkü her türlü haksızlığa rağmen, derdini anlatacağın, sözde öğretmenlerin başı olan milli eğitim müdürü sana randevu dahi vermeyince, milli eğitim müdürü istifa edeceğine sen onurunla istifa ettiğin için.
Kahramansın, çünkü Hz. Ali’nin “bir harf öğretene kırk yıl köle olurum” sözünü biz yanlış anlayıp, seni kırk yıl …..
SON SÖZ;
Bu ülkede demokrasi var, onun için bırakalım, isteyen istediği günü istediği gibi kutlasın. Ama ben, darbeci Kenan Evren’in başlattığı 36 yıldır kutlanan “24 Kasım, Günü Kurtarma Günü” nü kutlamıyorum.
Ben Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 24 Kasım 1928 tarihinde açılan Millet Mekteplerinin açılışı ve Atatürk’ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım gününü kutluyorum.
Ben sadece 24 Kasım günü değil, 365 gün minnetle andığımız başta başöğretmen Atatürk olmak üzere, şehit olmuş ve ebediyete göç etmiş tüm öğretmenlerimizi saygıyla anarken, Kahraman Öğretmenlerimizi bu ülkeye katkılarından dolayı bir kez daha, her zaman olduğu gibi, 24 Kasım (günü kurtarma gününü değil) gelmeden kutluyorum.
Not: Bu yazıyı 25 yıllık bir öğretmen eşi olarak yazıyorum.
Ayşe ÖZDEMİR