İlk olarak Valilik makamında gerçekleşen resmi kabul töreninde Vali
Münir Karaloğlu, Protokol üyeleri, kamu kurumlarının yetkilileri, STK
temsilcileri, güvenlik güçleri ve vatandaşların bayramını tebrik etti.
Resmi Kabul Töreni’nin ardından Vali Münir Karaloğlu, Garnizon
Komutanı Piyade Albay Tuncay Polat ve Büyükşehir Belediye Başkanı
Muhittin Böcek askeri araçla Cumhuriyet Caddesi'nde halkın bayramını
kutladı. Törene Antalya milletvekilleri Mustafa Köse, Kemal Çelik, Rafet
Zeybek, Hasan Subaşı, Cavit Arı, Abdurrahman Başkan, kamu kurum ve
kuruluş yöneticisi, askeri erkân ve vatandaşlar katıldı.
“Bila Kaydu Şart Milletindir”
Törende konuşan Vali Münir Karaloğlu “29 Ekim 1923’te kurduğumuz
Cumhuriyetin 96. Doğum gününü kutlamak, Cumhuriyeti ve Cumhuriyeti
kuranları yâd etmek, Cumhuriyetin bekçisi olduğumuzu bir kez daha
âleme ilan etmek üzere bir aradayız. Hâkimiyet, “Bila Kaydu Şart
Milletindir” diyerek kurduğumuz Cumhuriyetimiz kutlu olsun. Yeryüzü
durdukça dursun, pâyidar olsun. Cumhuriyet, ardına bakmadan yollara
düşen, şimşek gibi çakan, sel gibi coşanların eseridir. Bize bu eşsiz eseri
armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhu şad olsun. Onunla
birlikte yola çıkan ve gözü, vatandan başka hiç bir şey görmeyen silah
arkadaşlarının ruhları şâd olsun” dedi.
Kahraman Ordumuz, Hainleri, İhanetleri İçinde Boğuyor
Ülkemizin güney sınırında, bayrağımıza, vatanımıza, Cumhuriyetimize
kasteden hainler olduğunu belirten Karaloğlu “Kahraman ordumuz,
hainleri, ihanetleri içinde boğmak için sınır ötesi bir operasyon başlattı.
Barış Pınarı Harekâtı adıyla başlattığımız bu operasyon, hem ülkemizin
güvenliğini sağlamak, hem de ülkesine dönecek Suriyeli kardeşlerimiz
için güvenli bir yaşam alanı oluşturmak için yapıldı. Mehmetçiğimiz bir
kez daha, “ölürsek şehit, kalırsak gazi” ruhuyla göreve koştu. Bu ruh,
Cumhuriyeti kuran ruhtur. Kahraman ecdadımızın ruhudur” ifadelerini
kullandı.Hepimizin Öncelikli Ödevinin Bu Bilinci Diri TutmakKonuşmasını Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Cumhuriyeti biz kurduk,
onu yaşatacak ve yükseltecek olan sizlersiniz” sözünü hatırlatarak
sürdüren Karaloğlu, bu vasiyetin, bu talimatın gerçekleşmesinin
milletimizdeki vatan bilincinin, vatandaşlık bilincin sürekli
tazelenmesinden geçtiğine ve hepimizin öncelikli ödevinin bu bilinci diri
tutmak olduğuna vurgu yaptı.
Barış Pınarı Harekâtı başladıktan sonra, Çanakkaleyi bir kez daha
hatırladıklarını aktaran Vali Karaloğlu İstiklal Şairimiz Mehmet Akif
Ersoy’un “Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela… Hani, tauna
da züldür bu rezil istila…” sözünü vatandaşlara vurgulayarak
konuşmasını şu şekilde sürdürdü;Bu Süreci İyi Okumalıyız
“Madden olmasa da, manen Çanakkale’de olduğu gibi, büyük bir
saldırıya maruz kaldık. Bu kısa süreçte, teröristlerin dostu olduğunu
açıkça ilan eden çok ses duyduk. Ambargo tehditleriyle yüzleştik. Milli
Takımımızın askerimize gönderdiği selam sansürlendi. Hür fikirlerin
mecrası olan sosyal medyada, haklılığımızı anlatan hesapları ve
paylaşımları sansürlendi. Ülke ve millet olarak, olmadık iftiralara, olmadık
karalamalara maruz kaldık. Yüzde bin haklı olduğumuz bir konuda,
haksızlıkla itham edildik. Bu süreci iyi okumalıyız. Sesimizi, sözümüzü,
doğruyu, iyiyi, güzeli, vatanı, memleketi, Cumhuriyeti Türkiye’yi
yükseltecek çalışmalara, buluşlara, arayışlara dört elle sarılmak
zorundayız. Hangi konuda kurulursa kurulsun, o masada kazanmanın
yolu, her sahada elde edeceğimiz başarıdan geçer. Cumhuriyeti
yükseltmenin yolu, parlak zihinlerden, parlak fikirlerden, parlak işlerden
geçer. Bu hepimizin görevi herkesten önce gençlerin görevi. Bu
Atatürk’ün Cumhuriyeti yükseltmek için verdiği görev. Bütün
gençlerimizin bu göreve dört elle sarılmasını istirham ediyorum.
Unutmayın! Memleket, bir konuda değil, her konuda sizlerden başarı
bekliyor.”Kimse Bastığı Yeri Toprak Diyerek Geçmesin
Konuşmasında tarihi süreçte yaşananlara da yer veren Vali Karaloğlu
“Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Milletimiz Devletten öksüz kaldı.
İmparatorluğun her köşesinden, ana Yurdumuza Anadolu’ya göç ettik.
Antalya’ya, Ankara’ya, Konyaya, Bursa’ya…
Misakı Milli’ye sığındık. Unutmayın, unutturmayın! Kökü olmayan ağaçlar
gibi, devletsiz kalan milletlerin de kaderi yıkılmaktır. Atatürk ve Silah
Arkadaşları, yeni bir devlet kurarak, yeni bir Cumhuriyet kurarak, bu
milletin köklerini vatan toprağına tekrar sabitledi. Yeni kurduğumuzdevletin kökleri, malını, canını, kanını, evladını, vatan uğruna feda eden
Aziz Milletimizin fedakârlıklarıyla sulandı. Yeniden toprağa tutunduk.
Tarih sahnesinde yeniden doğduk. Çocuklarımızı, vatan, memleket,
Cumhuriyet şuuruyla donatın. Bu şuur olduğunda, emin olun geleceğimiz
güvendedir. Bu vatanın, “Toprağın kara bağrında sıra dağlar gibi
duranların”, “Bir hilal uğruna batan güneşlerin” onların dedelerinin,
ninelerinin emaneti olduğunu adları gibi bilsinler. Kimse bastığı yeri
toprak diyerek geçmesin diyerek konuşmasını sürdürdü.Varlık Yokluk Meselemiz
Sağına ve soluna bakmadan milletimizin Cumhuriyeti geliştirmesinin
varlık, yokluk meselemiz olduğunu vurgulayan Vali Karaloğlu “Bu sözle,
lafla hallolacak bir mesele değildir. Sıfatımız her ne ise, sıfatımızın
gerektirdiği en iyi, en doğru işi yapmak, bizim için tek yoldur. Herkes
üstüne düşeni, hür bir cumhuriyetin vatandaşı olarak yapacak,
yapmalıdır. Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi, “Allâha güven, sa'ye sarıl,
hikmete râm ol Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol”
Cumhuriyetimiz yüceltmek için, hepimiz için yol budur. Atatürk’ün
vasiyeti, ecdadımızın hakkı, vatanımızın selameti bu şuurdadır. “Hangi
çılgın bana zincir vuracakmış” diyerek, vatanın ve Cumhuriyetin bekası
için vatan hainlerine, insanlık düşmanlarına karşı mücadele eden
askerimize ve güvenlik güçlerimize üstün başarılar diliyorum” şeklinde
ifadeler kullandı.Devletimiz Var Olsun
Konuşmasının sonunda 96 yıl sonra bugün, ilk günkü heyecanla
Cumhuriyetine sahip çıkan herkesi tebrik eden Vali Münir Karaloğlu, Gazi
Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, kahraman ecdadımızı
rahmetle ve şükranla yad edip “Vatanımız var olsun. Milletimiz var olsun.
Devletimiz var olsun. Yeryüzü durdukça, Yaşasın Cumhuriyetimiz” dedi.
Vali Münir Karaloğlu’nun konuşmasının ardından Halk oyunları gösterileri
ile devam eden anma programı, Bando Takımları, Şehit yakınları ve
Gazilerimiz, Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet güçlerimizin geçiş töreni
ile sona erdi.