Küçük renkli taş, cam ve ahşap parçaların bir araya getirilmesiyle resim oluşturulması olarak tanımlanan ve farklı kültürlerin derin izlerini taşıyan mozaik sanatı, en eski ve en dayanıklı sanatsal ifadelerden biri olarak kabul ediliyor. MÖ 3000 yıllarında Sümerler ile başlayan, Antik Yunan ve Roma medeniyetlerinde güzel örnekleri görülen mozaik sanatı, günümüzde de sanatçılar aracılığıyla hem klasik hem de çağdaş tekniklerde başarıyla uygulanıyor. Bu sanatı başarı ile icra eden isimlerden olan Gülderen Önal, yakalandığı kanser hastalığına rağmen bu sanatla tanışıp zorlukları aşanlardan birisi....Çocukluğundan bu yana resim çizmeye meraklı olan Önal, mozaik sanatı ile usta öğretici Mehmet Nedai Tutar vesilesiyle tanıştı. Yakın tarihte yakalandığı meme kanseri yüzünden yaşadığı zor dönemi Mozaik sanatı ile atlatan 3 çocuk annesi Gülderen Önal, şimdilerde birbirinden güzel eserler ortaya koyuyor. Mersin'de Hunharca katledilen Özgecan Aslan'ın adını taşıyan Kültür Mahallesi'ndeki Özgecan Aslan Gençlik Merkezi'nde verilen kurslara katılarak deniz kenarından topladığı taşları, cam ve ahşap parçalarını kullanarak halihazırdaki bir resmi kendi bakış açısı ile yoğurarak mozaik sanatına dönüştüren Önal, ilerde sergi açmayı bile düşünüyor.SABRETTİM VE İNANDIMZagzag diye tabir edilen kesici aleti rahatsızlığı döneminde kolunda oluşan güçsüzlük nedeniyle kullanamayan Gülderen Önal, kimi zaman eşi Şükrü Önal'ın kimi zaman da öğreticisi Mehmet Nedai Tutar'ın desteği ile kullanarak o günleri aştı. Taş kesmekte zorlandığı dönemlerde mozaik eğitimini yarıda bırakmayı bile düşündü. Manevi destek bu süreçte çok önemliydi ve başta ailesi olmak üzere hocası ve kurs arkadaşları Gülderen Önal'a moral verdi. Önal kısa sürede kursun en iyileri arasında yerini aldı. Nedai hocanın gelişiminden övgüyle bahsettiği Gülderen Önal, sabrederek ve inanarak engelleri aştı. Onun bu azmi arkadaşlarını da motive etti.Mozaik sanatında parmakla gösterilen isimler arasında yer alan ve binlerce taşı üşenmeden toplayıp gemiler, tablolar üreten Mehmet Nedai Tutar ise gençlerin de tıpkı öğrencisi Gülderen Önal gibi mozaik sanatı ile eşsiz eserler ortaya koyabileceklerini vurguluyor. Her yıl Ekim ayında başlayan kurslara özellikle kadınların katılması yönünde çağrıda bulunan Gülderen Önal, sanatın kendisini ayakta tuttuğunu, her yaptığı eserin sonunda büyük haz duyduğunu belirtiyor. Önal yaşadığı süreci şöyle anlatıyor: " Bu kursa ilk başladığım dönemlerde taş toplamak ve onları kesmeye çalışmak eziyet gibi geliyordu ama yılmadım ve ilk eserimi icra ettiğimde motivasyonum birden bire arttı. Hocamız hem sempatik hem de güleryüzlü tutumu ile bizlere sabır aşıladı. Bunu yürekten söylüyorum. Şu an Mozaik sanatına aşığım. İyi ki vaktimi ayırmışım. Yaşadığım zorlu süreçte eşimin ve çocuklarımın katkılarını da göz ardı edemem benim o dönemde morale ihtiyacım vardı. Allah razı olsun hep destek oldular. Bir tabloyu yapmak yaklaşık 2 ayımızı alıyordu. Onlar el emeğim göz nurum. Bakınca kendimle gurur duyuyorum. Şu an kritik dönemi atlattım tedavim halen sürüyor bu nedenle tedavi masraflarım için sergi açarak tabloları satmak istiyorum.
Gündem
24 Ekim 2019 - 18:33
MOZAİK SANATI İLE KANSERİ YENDİ
Çocukluğundan bu yana resim çizmeye meraklı olan Gülderen Önal, mozaik sanatı ile usta öğretici Mehmet Nedai Tutar sayesinde tanıştı. Yakın tarihte yakalandığı meme kanseri yüzünden yaşadığı zor dönemi Mozaik sanatı ile atlatan 3 çocuk annesi Gülderen Önal, şimdilerde birbirinden güzel eserler ortaya koyuyor.
Gündem
24 Ekim 2019 - 18:33