DOÇ. DR. ARZU AKÇAL İLE ESTETİK İLE İLGİLİ MERAK EDİLENLERİ VE MESLEKİ KARİYER YOLCUĞUNU KONUŞTUK. DR. AKÇAL, ESTETİKLE KENDİ YAŞITLARINIZA GÖRE DAHA BAKIMLI, DAHA GÜZEL VE DAHA GENÇLEŞMİŞ GÖRÜNECEKSİNİZ DERKEN DOĞRU HEKİM SEÇİMİ İÇİN İSE OKUYUCULARIMIZI UYARIYOR…RÖPORTAJ: ESRA KÖKSAL FOTOĞRAF: TALİP GÜNGÖR Merhaba Arzu Hanım. İlk olarak sizi daha yakından tanımak istiyoruz. Doç. Dr. Arzu Akçal kimdir? Merhaba kliniğimize hoş geldiniz. İstanbul doğumluyum. Tüm eğitimimi neredeyse İstanbul’da tamamladım. 4. Sınıfta gönüllü olarak girdiğim bir ameliyat sonrası plastik cerrah olmaya karar verdim. Cerrahpaşa Üniversitesi’nden mezun oldum. Plastik cerrahlık isteyerek gittiğim bir bölümdü. Mesleğe başladıktan sonra doğru tercih ettiğimi fark ettim. Asistanlık eğitimimden sonrada mecburi hizmetim başladı. Kilis’te mecburi hizmet yaptım. Bölge insanıyla tanıştık. Son dönem sıkıntılıydı. Savaşa denk geldi. Savaş cerrahisi ile uğraşmak zorunda kaldık. O dönemlerde tüm yaralılar sınırdan geçerek bize geliyordu. Savaş aslında bizim TV’lerde gördüğümüz gibi bir oyun değil. Bir anda acilin önüne kamyonla yaralılar geliyordu. Tüm doktorlar yaralıları bekliyorduk. Bu arada anne babası olmayan çocuklar var. Gözlerindeki korkuyla bakıyorlar bize. Çocuğu olmayan aileler, ya da tüm akrabalarını kaybetmiş bireyler vardı. Daha kötü şeylerde vardı, ama çok zor zamanlardı. Onlar içinde zordu. Nerenden neyin geleceğini bilmeden, günlük yaşantılarını yaşarken bir anda bomba düşüyor ve yaralanıyorlar. Hastalarımdan unutamadığım bir anımda oldu. Bir tane genç bir çocuk vardı. 14 yaşındaydı. Ona çok üzülmüştüm. Ekmek almaya giderken yaralanmıştı. Bize geldiğinde bacağında çok ciddi yaralar vardı. Hemen onun ortopedist, kalp damar cerrahi ve benimde müdahalemle tedavisini yapmıştık. 14 yaşında bir çocuk sabah arkadaşlarıyla oyun oynarken saatler sonra bir bombanın hedefi oldu ve aylarca hastanede yatmak zorunda kaldı. Birde şöyle bir anım oldu. Sürekli ameliyatlara girip çıkıyoruz, canla başla çalışıyoruz. Bir gün o günün ameliyatları bitti. Görev bitince ne yaşıyorum ben diye soruyorsunuz kendinize. Ameliyattan çıktım ve ağlamaya başladım. Hemşire hanım ‘Ameliyatta hiçbir şeyiniz yoktu ama doktor hanım ne oldu şimdi’ dedi.Kilis’ten sonra kariyer yolculuğunuz nasıl devam etti?Kilis’e hala gidip geliyorum. Orada da güzel dostluklarımız oluştu. 2013 yılında Yard. Doç. Olarak Akdeniz Üniversitesi’ne geldim. 2017 yılına kadar çalıştım. Bizde sınavla doçent olunuyor. Doçent olduktan sonra üniversitede doçentlik kadroları olmadığını söyledikleri için Akdeniz Üniversitesi’nden ayrılmak zorunda kaldım. Sonrasında da Yaşam Hastanesi’nde çalışmaya başladım. Şuanda ise kendi kliniğimdeyim. 7 aydır kendi kliniğimizde aynı zamanda ameliyatlarım için de yine Yaşam Hastanesi’nde çalışmaya devam ediyorum.Hastalarınız en çok hangi işlemler için size başvuruyor?Ben bir bayan plastik cerrah olduğum için genelde meme estetiği ameliyatları çok yapıyorum. Onlar daha çok soruluyor. İkinci sıklıkta ise yüz gençleştirme operasyonları çok yapıyorum. Bu konuda zaten özellikle Amerika’da ünlü bir plastik cerrah var. Dr. Timoty Marten’in yanında yüz germe ameliyatlarına katıldım. Bu konuya özellikle ilgim ve sevgim var. Göz kapağı, yüz germe, boyun germe, cilt gençleştirme uygulamaları. Faydası olduğuna inanıyorum. Bir yerden sonra artık dolguyla, botoksla sonuç alamadığımız şeyleri ameliyatla düzelterek kesinlikle çok iyi sonuçlar alıyoruz. Burada şöyle düşünmeyin. 35 yaşında ameliyat oldum 18 yaşında görüneceğim diye bir algıya düşmeyin. Kendi yaşıtlarınıza göre daha bakımlı, daha güzel ve daha gençleşmiş görüneceksiniz. Yaşınızı ortaya koyan şey sadece görünümümüz değil zaten.Yaş kriterleri nelerdir?20 yaş grubu cerrahi olarak hiçbir şekilde düşünülmez. Yaşlandıkça cilt altı yağımızı kaybediyoruz. Cildimiz sarkıyor. Dolgu uygulamalarındaki amaç ise bu kaybettiğimiz yağı hem hacim olarak geri koymak hem de su tutucu özelliğinden dolayı nemi geriye koymak. 20 yaşında bir insanın buna ihtiyacı yok. Ama selfi çağında yaşıyoruz. Selfi çağında yaşadığımız için her gördükleri asimetri rahatsız ediyor. Ve de kullanılan kameraların özelliği de balık gözü. Var olan her türlü asimetride olduğundan daha abartılı görünüyor.Estetik artık genele yayıldı. İş kadınından ev hanımına artık herkes kolaylıkla hem ulaşabiliyor hem istediği şeyi yaptırabiliyor. Bununla ilgili düşünceniz nedir?Burada güzellik endüstrisi var. Güzellik endüstrisi bunu tabana yaydı. Bundan bir 10 yıl önce botox yaptıran insan sayısını parmakla gösterilirdi. İlaçlar daha pahalıydı. Uygulayıcılar daha pahalıya yapıyordu ve uygulayan kişi sayısı azdı. Şimdi plastik cerrahlar, dermatologlar ve pratisyen hekimler de yapıyor. Onlara bir sözüm yok onlar hekim enjeksiyon yapmayı biliyorlar. Ama kuaförler ve güzellik merkezinde çalışan insanlara kadar yayıldı bu durum. Bunu önermiyorum. Zaten basında da sürekli facialar çıkıyor. İşte ‘Dudak dolgusu yaptırırken sıvı silikon enjekte edilmiş, sanayi tipi silikon enjekte edilmiş’ ve bakıyorsunuz bir taraf yüz felci, muhtemelen sinire denk geldi. Bu nedenle hekim olmayan hiç kimseye güvenmesinler. Enjeksiyon yapmak basit bir şey değil. Bizim elimize enjektörü alıp uygulamaya başlamamız uzun bir tıp eğitimi sonrası en az 6 yılda oluyor ve yoğun bir anatomi eğitimi alıyoruz.Vücut imaj bozukluğu nedir?Vücut imaj bozukluğunda bir yerden sonra vücut imajı beyinde bozuluyor. Aslında normalde önerilen dudak dolgusu uygulaması yılda birkezir. İstediğiniz sonuca 3 yılın sonunda düzenli yaptırdığınızdaulaşırsınız. Üç yıldan sonra küçük dokunuşlarla devam edersiniz. Ama bazen hastalarımız rutin dışına çıkıp daha fazla istiyor ve hakikaten beyinde bir algı bozukluğu oluşuyor. Bizim öncelikli görevimiz onları eğitmek. Bazen hekimler olarak bu isteğe karşı koyamayabiliyoruz.
Magazin
25 Kasım 2019 - 14:27
DOÇ. DR. ARZU AKÇAL ; HEKİM OLMAYAN KİMSEYE GÜVENMEYİN
TÜM EĞİTİMİNİ İSTANBUL’DA TAMAMLADI… GÖNÜLLÜ OLARAK GİRDİĞİ BİR AMELİYATTA PLASTİK CERRAH OLMAYA KARAR VERDİ. YÜZ GERMEDE İSİM YAPMIŞ BİRİ OLAN DR. TİM MARTEN’DEN AMERİKADA EĞİTİM ALDI. MECBURİ HİZMET İÇİN KİLİS’E GİTTİ ANCAK SAVAŞ CERRAHİSİNİ HİÇ BİR ZAMAN MECBURİ GÖREV OLARAK GÖRMEDİ. ORADA YAŞADIKLARINI TÜM İÇTENLİĞİYLE ANLATTI. MESLEĞİNDE HEP KADEME KADEME İLERLEDİ. DEVLET HASTANESİ, ÜNİVERSİTE, ÖZEL HASTANE DERKEN ŞİMDİLERDE YENİ KLİNİĞİNDE HASTALARIYLA DAHA YAKINDAN İLGİLENİYOR…
Magazin
25 Kasım 2019 - 14:27