Bağımsız Denetçi Mali Müşavir Raziye Gök Aktaş, Gelecek Partisi Merkez Kurucu Üyesi olarak siyasi hayatına devam ediyor. Aynı zamanda parti içerisinde MYK yedek üyelik, Hazine ve Maliye Politikaları İzleme Kurulu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İzleme Kurulunda görevli. Genel Başkan Ahmet Davutoğlu’nun AK Parti Genel Başkanlığı ve Başbakanlık yaptığı dönemde AK Parti’den milletvekili aday adayı olan Raziye Gök Aktaş, ‘O dönemde de Genel Başkanımızla yol arkadaşıydık. Bugün de ülkemiz ve milletimiz adına fayda sağlayacak çalışmalarımızı kurmuş olduğumuz Gelecek Partisi çatısında el birliği ile yapmaya devam edeceğiz. Üzerimizde büyük bir sorumluluk var çünkü Gelecek Partisi Milletimizin Yarınıdır’ dedi. Gelecek Partisi’nin Antalya ölçeğinde yaptığı çalışmalara ve parti ile ilgili merak edilen ayrıntılara röportajımızda yer verdik.... Keyifli okumalar…
Öncelikle şunu sormak istiyorum; siyasi hayatınıza Gelecek Partisiyle devam etme kararını nasıl aldınız?
Merhaba, Sorunuza cevap vermeden önce sizin aracılığınız ile Akdeniz Bülten Haber Dergisi ekibine çok teşekkür ediyorum. Şöyle anlatayım, bir çoğumuz farkındadır ki, ülkemizde epeydir siyasi bir sıkışmışlık var. Kollektif akılın yürütülmediği bir siyaset anlayışı, tek tip algıyı doğurmuş, insanlarımız empati kurma yetisini unutmuş, ekonomik olsun, sosyal olsun her türlü noksanlıkların yaşattığı olumsuzluklarda kendi duygusunu dahi anlayamama noktasına gelmiş, farklılıklarını ve farkındalıklarını yok sayar hale gelmiştir ki bu bir çoğumuzun gözlemidir. İşte bu halde duyarsız kalmak, cesareti kırmak, umudu yitirmek, bana göre değildi.
Mensubu olduğum partiden istifa ettikten kısa bir süre sonra Sayın Genel Başkanımızla yüz yüze görüşmemizin ardından bir gün telefonla arayarak kurulacak olan partide kurucu üye olmamı istediğinde memnuniyetle kabul ettim. Çünkü az önce söylediğim tüm rahatsızlıkların aslında bir çözümü olduğuna ve bu çözümün de Gelecek partisi ile icra edileceğine inandım ve siyasi hayatıma Gelecek Partisi ile devam etme kararı aldım.
Genel Başkan Ahmet Davutoğlu’nun ‘’Gelecek Bizimdir, Gelecek Milletimizindir, Gelecek Türkiye’nindir.’’ sözü farklı kesimlerce farklı yorumlandı. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Evet Gelecek Bizimdir, Gelecek Milletimizindir, Gelecek Türkiye’dir. Sayın Genel Başkanımız ‘Gelecek Bizimdir’ derken ülkemizin, milletimizin sorunları bizim sorunlarımızdır biz milletimizin her türlü sorununa çözüm üretecek yapıyız ve bu yapı Türkiye geleceğini inşa edecek yapıdır, Gelecek bizimdir derken biz Türkiyeyiz diyoruz ve farklılıklarımızı kabul ederek farkındalıklarımızla doğduk diyoruz. Bakınız Gelecek Partisi kurucu üyelerine; Alevisi, Sünnisi, Ermenisi, Türkmeni, Boşnağı, Çerkezi, Lazı, Kürdü, Zazası ve daha nicesi var. Farklılıklarımız bizim sorunumuz değil bizim zenginliğimiz. Farklılıklarımız bizim sorunumuz değil, bizim mirasımız diyoruz ve ‘ülkemizin çözülemeyecek sorunları yok, çözüm üretemeyenler var’ diyoruz. Gelecek sadece benim geleceğim değil, senin de geleceğin, hepimizin geleceği , geleceğimize sahip çıkmalıyız diyoruz. Bugün bu çeşitlilikte bir topluluğuz ancak evlilik (yabancı ile), iş ve benzeri nedenlerle ülkemiz nüfusu sürekli artıyor yani farklılıklar çeşitleniyor yani gelecek büyüyor, gelecek gelişiyor, büyüyen ve gelişen geleceğe sağlam adımlarla yürümek gerekiyor. Süreklilik ve sağlamlık ise kurumsallıkla oluşuyor. Partimiz bir sistem partisidir. Liderimiz Genel Başkanımız Sayn Ahmet Davutoğlu partimizin işleyişinde kurumsallığa son derece önem vermektedir. Kurumsallığın yerleşmesi için partimiz içerisinde her türlü çalışma yapılmaktadır. Biz milletimizin sorunlarına sahip çıkıyor, ‘çözümsüz sorun yok çözemeyenler’ vardır diyoruz ve milletimize inancımız tam, milletimiz kaybolmaya doğru gitmiş umuduna Geleceğine sahip çıkacaktır diyoruz.
Gelecek Partisi olarak mecliste siyasi rekabeti nasıl yürüteceksiniz?
Partimiz Genel Merkez bazında teşkilatlanmasını tamamlamıştır. Merkez Yönetim Kurulu(MYK), Etik kurul, Disiplin kurulu seçimlerimiz yapılmıştır.MYK’da yedek üyeyim. Bizim partimizin diğer partilerden ayırt edici çok önemli bir özelliği vardır. Bilirsiniz ki, her parti teşkilatları kendi içerisinde hep bir telaş içerisindedir. E sizin partiniz de öyle olacak der gibi baktınız. Şöyle anlatayım, Sayın Genel Başkanımızın önerisi ile yapılmış araştırmada , partideki telaşın parti politikalarının yürütülmesi ve çözümü noktasında çalışmalara engelteşkil ettiği, siyasi rekabet etme kabiliyetinizi sınırladığı sonucuna varılmıştır. Yani parti içinde sıkışmışlıklar var ve bu bir sorun. Biz bu soruna Gelecek Partisi olarak nasıl çözüm bulduk diye sorarsanız. Parti telaşından arınmış bir “Gölge Kabine” oluşturmalıydık ve oluşturduk. Gölge Kabineher bakanlığın yasa ve uygulaması noktasında yaptığı tüm çalışmalarıyakından takip eder, olumlu çalışmaları destekler, olumsuz kısımlara da alternatif ürünü ile muhalefet olur. Ben de bu kabinede Hazine ve Maliye Politikaları İzleme Kurulu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İzleme Kurulunda görevliyim. Gölge kabine partimizin siyasi rekabeti yürütmesinde lokomotif rol oynayacaktır.
Ülkemizin sorunlarınız biliyoruz.Herkes için kabul edilir bir gerçek ne yazık ki günümüzde hâlâ işsizlik, ekonomik kaygı, maddi bunalım birinci gündemimiz, bir de üzerine siyasi etki ve bazı kavramların anlamını yitirmeye yüz tutmuş olması hepimizin kabul edilir gözlemidir ki bunlar geleceğe dair çok umut kırıcı hal almıştır. Ülke olarak yitirilmek üzere olan “umut” tekrar hayat bulmalıdır. Bakınız bugün çocuklarımız ilerleyen yıllarında ekonomik sıkıntılar yaşamasın iyi bir işi, aşı olsun diye bir dizi sınavlara hazırlanıyorken çok üzücüdür ki sınav kaygıları yaşıyor ve akabinde hayati sağlık sorunlarına kadar varan sorunlar ile mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Yapılması gereken herkes geleceği için doğruyu söylerken kendinde duyduğu gururu, yanlışı söylerken de duymalı, yanlışı söylemekten hiçbir şekilde korkmamalıdır. Eğer bir yerde bir yanlış var ise bu gündeme getirilmeden kapatılıyor ve siz de bunu görmezden geliyorsanız şahsen benim nazarımda suça ortak oluyorsunuz demektir. Yanlışı söylemekten korkmayınız, çekinmeyiniz. Unutmayınız ki bugün sessiz kaldığımız bir hususta yapılan yanlışlar bir gün size de yapılabilir. Bizler, hepimiz hukukun üstünlüğüne, adalete, yargıya güvenin hiçbir şekilde sarsılmayacağı, özgürlüklerin korunduğu, pür parlamenter sistemin olacağı bir düzenin temsilcileri, takipçileri, bekçileri olmalıyız. Siyasi rekabetimizi de nezaket ve saygı ile yürütmeliyiz, yürüteceğiz.
Toplumda Gelecek Partisi Ak Parti'nin devamıdır algısı var. Sizce bu algıyı Gelecek Partisi nasıl kıracak?
Her siyasi parti bir içerisinde başka başka partilerden gelmiş üyeler bulunabilir, hatta başka partiden ayrılmış kişiler bir araya gelerek bir siyasi parti oluşturabilirler. Geçmiş dönemlerde yollarını ayırıp yeni parti kurmuş, kurduğu partinin lideri olmuş isimlere tanık olduk. Bu zamana kadar bir siyasi parti lideri için x partisinin devamıdır dendiğini ben hatırlamıyorum. Geçmiş dönemlerde Başbakanlık Cumhurbaşkanlığı yapmış kişilerin siyasi geçmişlerine bakınız başka partiden gelmişlerdir. Bu durum geçmişten günümüze kaçınılmaz gerçektir.
Gelecek partisi yeni bir partidir. Bakınız az önce de bahsetmiştik, kollektif aklın yürütülmediği, kurumsallığın oluşturulmadığı yapılar lider merkezli ilerleyen yapılardır. Böyle yapılar bir kendinden sonra gelecek kişinin yerini daraltacağı belki de ortadan kaldıracağını fark eder ve istemezler. Kendi korkularını karşıdakinin korkusu gibi anlatarak bastırmaya ve bir takım yakıştırmalarla geleceğin önünü nafile şekilde kesmeye çalışırlar. Gelecek Partisi yeni bir partidir. Değerlere saygılı özgürlükçü, kapsayıcı, katılımcı demokrasiyi tercih eden siyasal bir sistemdir. Bu sistemin içerisinde çeşitli partilerde yer almış arkadaşlarımız var, daha önce hiçbir partide görev almamış arkadaşlarımız da var. Hiçbir partide görev almamış, siyasetle hiç ilgilenmemiş ve çeşitli partilerde görev almış arkadaşlarımızın sayısı AK Parti’den gelen arkadaşlarımızın sayısından daha fazladır. Bu sayı ile oluşmuş bir parti bir başka partinin devamı zaten hiçbir şekilde olamaz.
Raziye Hanım bir kadın olarak Gelecek Partisi’nde kendinize yol haritası çizdiniz mi? Kadınlar siyasette nasıl bir rol almalı?
Ben Bağımsız Denetçi ve Mali müşavirim. Kendi mesleğimde bir yol haritam var. Ancak, bir siyasi partide şahsi bir yol haritası çizemezsiniz. Uzmanlık alanlarınız doğrultusunda fayda noktasında en uygun yerlerde çalışırsınız. Kadınların siyasette rol alabilmeleri için öncelikle yasal düzenlemelerin yenilenlemesi gerekiyor diye düşünüyorum. Yasalar karşısında eşit şartların sağlanması, gerektiği gibi siyasi çalışma hayatının mesai merhumuna uygun yürütülmesi gerekmektedir. Ayrıca çok önemli bir husustur ki kadın bir eş, bir annedir. Bu iki unsur kadının fedakarlığını öne çıkartan unsurlardır. Cinsiyet ayrımı yapmaksızın belirtmek isterim ki, insanın öne aldığı fedakarlıkları önemsenmelidir. Kadın genel siyasette olsun, yerel siyasette olsun elbette yer almalıdır. Hatta kadın siyasette en etkin noktalarda yer almalıdır. Ancak, kadının etkin rol aldığı görevleri, fedakarlıklarını yaşamasına engel olmamalıdır. Fırsat eşitliğinin sağlanabilmesi için siyasette de siyasi yapıların kendi içinde tüzüklerinde eşit oran belirterek kadına da siyasette yer açtıklarını net bir şekilde göstermelilerdir. Günümüz Türkiyesinde kadın artık istekli olduğu roller için yer açtırma gayretinin yorgunluğunu yaşamamalıdır.
Ülkemizin en büyük sorunu olan ekonomimiz ile ilgili plan ve programlarınız nelerdir?
Gelecek Partisi olarak tüm çalışmalarımız parti plan ve programlarımız doğrultusunda yapılacaktır ancak şunları konuşabiliriz; Türkiye ekonomisinin durumu herkesin malumu olmalıdır ki bir sorunun düzelmesi için öncelikle o sorunun varlığının kabul edilmesi ve sistemin değişmesi gerekmektedir. Biz ülkemizde ekonomik sıkıntı yaşanmaktadır bu bir sorundur diyoruz. Ve yine söylüyoruz, ‘çözülemeyecek sorun yoktur sorunu çözemeyenler’ vardır. Ne yapmalıyız diyorsak genel hatları ile ülke ekonomisinin düzelmesi için öncelikle “ tam takvim ekonomisi” uygulanmalıdır. Türkiye’de ekonomik çıktılar bölgesel farklılıklar içermektedir. Ülkemizin gelir kaynaklarından Tarım sektörü sezonluk, turizm sektörü sezonluk bu sezonluk işletmelerin bulunduğu bölgesel alanlar ile sanayinin yoğun olduğu yerlerdeki ekonomik kazanç verileri aynı ölçekte değildir. Özellikle mevsimsel ticaretin sürdürüldüğü yerlerde artık tam takvim ekonomisinin uygulanması gerekmektedir. Hafriyatın yerini sanayileşmenin alması gerekmektedir. Bakınız şöyle bir ansiklopedileri karıştırdığımızda görülecektir ki 18.yy’da kadının da ekonomik anlamda iş hayatına geçişi sanayileşme ile başlamıştır. Sanayileşme hem sürekli üretim sağlama anlamında hem de tam takvim çalışan sektörü barındırma anlamında ülke ekonomisine ciddi katkı sağlayacaktır. Sizlerde görüyorsunuz ki bir üniversite yetmemiş ikinci üniversitesini bitirmiş, yetmemiş doktorasını yapmış evde oturan işsiz gencimiz var, çalışmak istiyor, ancak çalışabileceği alan yok iş yok. Gelişen teknoloji ile sanayileşme gerçekleşirse hem ülke ekonomisi, hem kadın çalışan istihdamı, hem de ev gençlerinin istihdamında son derece önemli katkılar sağlanmış olacaktır. Bunun yanısıra adil bir vergi sistemi uygulanması son derece önemlidir. Küçük ve orta ölçekli firmaların kamu borçları her çıkan yapılandırma torba yasası ile yenileniyor, ancak, kobiler borçlarını ödeme güçlüğü çekiyor. Ekonomik sıkıntılar, boşanmalara, hayati değişikliklere, neden olur hale geldi. İşte tüm bu saydığımız sorunların çözümü için Gelecek Partisi olarak “çözülemeyecek sorun yoktur Gelecek Geliyor “ diyoruz.
Röportaj: Zeynep ÇAYIR